Yazılımcı Bağımlılığı

 

Kimi zaman hatayı sadece o çözebilir kimi zaman bir özelliği sadece o yapabilir. Kimi zaman egosu dağlardan daha yüksektir, kimi zaman aktardığı bilgi kitaplarda bulunmaz. Bir trenden daha hızlı … Pardon yanlış oldu. Projenin doğru ya da yanlış yönetilmesi fark etmez. O hep oradadır. Bir projenin az ya da çok yazılımcı bağımlılığı vardır. Peki ya bir ülkenin yazılımcı bağımlılığı var mıdır? 

Photo by Anna Shvets from Pexels

Rusya-Ukrayna savaşı bize gösterdi ki enerji bağımlılığı hayatın unutulamayan ve reddedilemeyen bir gerçeği. Bazı şeyleri görmesek de düşünmesek de onların varlığı devam ediyor. Kriz anına kadar unutulan ve ihmal edilen bir şey kriz anında bir canavara dönüşüyor ve çoğunlukla iş işten geçmiş oluyor.

Bir ülke düşünün, yazılımcısı yok! Yazılımcı ithal edebilir miyiz? İsteyen gitsin diyebilir miyiz? İsteyen zaten gidiyorsa ne yapabiliriz? Bir şey yapılıyor mu?

Hayattaki birçok şey normal dağılıma uyar. Her projede kötü, normal ve iyi yazılımcılar bulunur. İşverenler hep en iyisini (rockstar, ninja, 10x) işe almak ister. Yazılımcılar en iyisi olduklarını düşünür. Bazıları en iyi olduklarını iddia eder, bazıları da en iyisiyim diye bağırır, bazılarının ise en iyisi olduklarından haberi bile yoktur. Ama sonuç değişmez. Başarı kişiyle değil ekiple kazanılır.

Peki, ekip kurmak için gereken insan kaynağında sorun varsa ne olur? Bir ekip kuracak kadar yazılımcı bulamazsak? İyi yazılımcılara ulaşamazsak? Aradığımız nitelikte yazılımcılara istedikleri imkanları veremezsek? Bu soruları teorik olarak düşünmenize gerek yok. Çünkü Türkiye’deki yazılım sektörü şu anda bu sorunları yaşıyor.

Ankara’da bulunan bir yazılım şirketi yurt dışındaki müşterisi ile ingilizce konuşabilecek tecrübeli bir yazılımcı arıyor. Uzun zamandır aramasına rağmen bulamadı ve müşteriyi kaybetmek üzere. Bu şirket gibi yurt dışındaki pazarı hedefleyen, yazılım ihracatı yapmak isteyen yazılım şirketleri ne yapacak?

Bir başka canlı örnek ise şu: Ankara’da ingilizce konuşabilen bir yazılımcı arayan bir şirket aradığı yazılımcıyı bulamayınca (yukarıdaki şirket değil) işi yurt dışına outsource etmeye karar verir. Yurt dışındaki bir şirketle anlaşır. Ve karşısına Türkiye’de yaşayan bir Türk yazılımcı çıkar. Bunu siz yorumlayın.

Kamu kurumlarında “sistem dondu”, “sistem yok” gibi cümleler duyuyor musunuz? Bir WhatsApp uygulaması Türkiye’den daha çok mu para ediyor? Hangi yazılımcı yurt dışından teklif alsa gitmez? Türkiye yurt dışından yazılımcı getirebilir mi, kim gelir Türkiye’ye?

Satılan fabrikalar, özelleştirilen kurumlar sürekli gündemde. Ya kaybedilen yetenekler? Yerli ve milli çözümler ağaçta mı yetişiyor?

Çoğu sorun gibi beyin göçü de ihmal ediliyor. Gençlerin Türkiye’de çalışmayı tercih edeceği güzel günlere ulaşmak umuduyla…

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KPSS Çalışan Yazılımcı

On-Prem Çilesi

Yeteneğini Kaybeden Yazılımcı